Kaçırılmaması Gereken En Avantajlı Yılbaşı Fırsatları Bu Yazıda!

Yeni yıl heyecanının hepimizi iyiden iyiye sardığı bugünlerde, bir yandan yılbaşı akşamı için planlar yaparken bir yandan da “ne hediye alacağım?” endişesi içerisine giriyoruz. Yılbaşına kısa bir zaman kala alışveriş merkezlerinde telaşla gezmek yerine sizin için hazırladığımız alternatif hediye ve kampanya önerilerini mutlaka inceleyin!
                                                Bir boomads advertorial içeriğidir.
Yeni yıl, yeni umutlar, yeni hediyeler… Peki 2014 için dileğiniz hazır mı?

Siz sevdiklerinizi unutmayıp yeni yıl hediyeleri alırken Garanti de sizi unutmamış!
2013 yılını geride bırakırken yeni yıldan yeni dilekler eksik olmuyor. Yeni yıla girerken Garanti Bankası bazılarımızın dileklerini duymuş gibi sosyal medya takipçilerini sevindirecek bir kampanya yapmış!

Yeni yıl hediyeniz Garanti Link’ten!

Yıl boyunca farklı kampanyalarla fırsatlar sunan Garanti Link, 2014’e girerken çuvalını hediyelerle doldurmuş bir Noel Baba gibi bacanızdan inmeye hazırlanıyor. Günde en az 10 kere kontrol ettiğimiz sosyal medya hesaplarımızı Garanti Link ile Link’leyerek 14 şahane hediyeden birini kazanmaya hak kazanıyoruz. Televizyondan tablet bilgisayara, telefondan fotoğraf makinasına kadar birbirinden değerli hediyelerden birine sahip olmak çok da kolay. Benim dileğim yeni yılda sevdiklerimle her anımı ölümsüzleştirebileceğim bir fotoğraf makinası. Sizin dileğiniz ne?
                                                       Bir boomads advertorial içeriğidir.
Siz de buradan sosyal medya hesaplarınızı Link’leyin, 14 şahane hediyeden birini kazanma şansı yakalayın!

Şimdiki önerim ise özellikle ev hediyesi almayı düşünenlerin oldukça ilgisini çekecek!

2014'ün en güzel kahvaltıları, en hoş sohbetleri için Vestel’in sunduğu kahvaltı setlerine mutlaka göz atın derim!

Vestel yılbaşına özel hazırladığı kahvaltı setleri ile hediye alışverişini kolaylaştırıyor. Kırmızı, Inox ve Siyah Kahvaltı Setleri hem şıklığı ile göz dolduracak, hem de sevdiklerinizi çok mutlu edecek.
“Hediyem yılbaşı ruhuna uygun olsun!” diyenler için kırmızı set ideal bir seçim.

Vestel Inox Su Isıtıcı, Dijital Tost Makinesi, Türk Kahve Makinesi'nden oluşan Inox set de çok şık ve pratik bir alternatif. Bu setin farkı ızgara olarak da kullanılabilen Vestel Dijital Inox Tost Makinesi.

Modern ve şık bir hediye arayanlar içinse önerimiz Siyah Set. Vestel Siyah Su Isıtıcı, Ekmek Kızartma Makinesi ve Filtre Kahve Makinesi içeren bu set farklı tasarımı ile benzersiz bir hediye olmaya aday.

Setler için bu linki tıklayarak (http://bit.ly/1jAl38L) online sipariş verebilir, ücretsiz kargoyla hemen hediyelerinize kavuşabilirsiniz! Unutmadan, Vestel Kahvaltı Setleri 2014 yeni yıla özel hazırlandı.
Yılbaşı’ndan sonra bu şekilde set olarak bu fiyatlarda bulmanız pek mümkün değil.

Özel, başka hiçbir yerde olmayan bir hediye arıyorsanız Vestel'de harika bir öneri daha var: Yılbaşı özel tasarımlı Türk Kahvesi Makinesi yeni yıla özel indirimli sadece 59 TL! Bu linkten ürünü inceleyebilirsiniz; http://bit.ly/JYPR3l

Diğer bir önerim ise moda ile teknolojiyi bir araya getiren Samsung Galaxy Gear! Çarpıcı renk seçenekleri, ince ve zarif tasarımı ile giyilebilir teknolojileri günlük yaşama daha da entegre eden Samsung Galaxy Gear alan herkese, 32GB microSD kart hediye ediliyor. 31 Aralık’a kadar geçerli olan kampanya ile hem yeni yılın en şık hediyesi olmaya aday Galaxy Gear’a, hem de yeni yılda en güzel anılarınızı rahatça saklayabileceğiniz 32GB microSD karta sahip olabilirsiniz.

Yenilikçi ve modaya önem veren kullanıcılara siyah, beyaz, gri, turuncu, sarı ve roze gibi çarpıcı renk seçenekleri sunan Galaxy Gear, 1.9 megapiksel BSI sensörlü kamerası ve 1.63 inç Super AMOLED ekranı ile kullanıcıları cezbediyor.

Telefonunuz cebinizdeyken bile bağlantıda kalmanızı sağlayan Galaxy Gear’da bulunan dahili hoparlör sayesinde telefonsuz konuşma deneyimini sunuyor. Örneğin, bir yandan yılbaşı partiniz için hazırlanırken, diğer taraftan telefon konuşmalarınızı yapabilir, alarmınızı kurabilir, mesaj yazabilir ya da takvim girişlerinizi oluşturabilirsiniz.

Kampanya hakkında detaylı bilgi için buraya tıklayın: http://www.samsung.com/tr/campaigns/galaksidenhediye/
                                                                                   Bir boomads advertorial içeriğidir.
 

2020'inin kazananı Tokyo oldu.

Büyük gün gelmişti,ne güzelde beklemiştik güzel haberi.Tüm Türkiye gibi tüm Japonya da şehrin ilan edileceği anı nefesini tutarak bekledi.Ve işte o karar...

2020 Yaz Olimpiyatları’nın düzenleneceği şehir Tokyo oldu. Rakipleri olan İstanbul ve Madrid’i eleyerek galip gelen Tokyo’da bayram havası hakim. 

Cumartesi günü Arjantin’in başkenti Buenos Aires’te gerçekleşen 125. Uluslararası Olimpiyat Komitesi toplantısında 94 üyenin katılımıyla kapalı oylama yapıldı. İlk turda İstanbul – Madrid arasında yaşanan beraberlik durumunda İstanbul, Madrid’i eleyerek finale kaldı. Finalde Japonya’nın başkenti, İstanbul’u 60′a 34 oyla mağlup etti.
UOK Başkanı Jacques Rogge, “Elemeyi kazanıp 2020 Olimpiyat Oyunlarına ev sahipliği edecek Tokyo şehrini tebrik ediyoruz” dedi.
Tokyo daha önce 1964 Yaz Olimpiyatları’na da ev sahipliği yapmıştı. Şehir ayrıca 1940 Olimpiyatları’na da ev sahipliği yapacaktı ancak İkinci Dünya Savaşı nedeniyle olimpiyatlar gerçekleştirilemedi.
Tokyo 2020 Olimpiyatları’nın resmi Twitter hesabı, şehirden fotoğraflar paylaşarak galibiyeti kutladı.
 

Facebook'ta büyük kayıp!

Amerika, İngiltere, Almanya, İspanya ve Fransa gibi ana pazar ülkelerde internet kullanıcıları artık bu sosyal paylaşım sitesine sırtlarını dönüyor. Uzmanlar ise, Facebook için kayıpların devam edeceği ve bir gün MySpace'in akıbetine uğrayabileceği yorumunu yapıyor.

Path, Instagram, Pinteres, Google+, Whatsapp, JustMe, gibi Facebook'un rakiplerine her geçen gün yerileri eklenirken, Amerikalı internet devini kullananların sayısı da azalıyor.

İngiliz Guardian gazetesinin haberine göre, sayılar Facebook için alarm verici duruma geldi. Gazete sadece geçen birkaç hafta içinde söz konusu sosyal paylaşım sitesinin milyonlarca kullanıcı kaybettiğini yazdı.

Gazeteye göre, kayıplar Facebook'un ‘ana pazar' olarak gördüğü Amerika, İngiltere, Almanya, İspanya ve Fransa gibi ülkelerde yaşanıyor.

SADECE AMERİKA'DA 6 MİLYON KAYIP

SocialBakers adlı bağımsız istatistik kuruluşundan verileri aktaran Guardian, Facebook'un sadece Amerika'da birkaç hafta içinde 6 milyon kullanıcısını kaybettiğini ve bu kayıp oranının yüzde 4 olduğunu bildirdi.

İngiltere'de 1,3 milyon, kişinin de Facebook'u artık ayda bir bile kullanmadığını belirten İngiliz gazete, Facebook'ta online olanların sayısının giderek azaldığı bilgisini verdi.

SocialBakers adlı kurum, kullanıcı kaybını aylık olarak hesaplarken, ayda en az bir kez Facebook'a giren ve girmeyenler olarak sınıflandırdı.

Buna göre, Almanya'da da aylık kullanıcı sayısı 24 milyon 950 bin olan Facebook sadece Mart ayı içinde 81 bin 780 kullancısını kaybetti.

FACEBOOK'TA DAHA AZ VAKİT HARCIYORLAR

Öte yandan Facebook kullanıcılarının önceki aylara göre, bu sitede daha az vakit harcadıkları da gelen haberler arasında.

SocialBakers'ın verdiği rakamlara göre, özellikle Amerika'daki genç kullanıcılar Facebook'ta şubat ayında ortalama 121 dakika online kalırken, mart ayında bu rakam 115 dakikaya düştü.

Konuyu Alman Focus dergisinin internet sayfasına değerlendiren uzmanlar ise Facebook'un ‘popülarite kaybının' devam edeceği yorumunu yaptılar.
 

TWİTTER INTERNET EXPLORER'DA ÇALIŞMAYACAK


Twitter, yeterince güncel olmadığı gerekçesi ile internet explorer'ın 6. ve 7. sürümlerinde artık açılmayacak.

Eskiden alanında neredeyse rakibi olmayan ve dünya genelinde en çok kullanılan internet tarayıcısı olarak kabul edilen İnternet Explorer, Google Crome ve Yandex'in ataklarına karşın sadık kullanıcılarına güvenerek güncellemelerin dışında neredeyse hiçbir atakta bulunmadı ve senelerce süren liderliğini Google Chorme'a kaptırdı. Hala bir atakta bulunmayan İnternet Explorer için bir kötü haber  de Twitter'dan geldi.
TWİTTER'I KALDIRACAK
İnternet kullanıcıları ile aynı fikri savunan Twitter, yeterince güncel olmadığı gerekçesi ile internet explorer'ın 6. ve 7. sürümlerinde Twitter'ı kaldırmaya hazırlandığını açıkladı.
İnternet tarayıcından bir web sitesi çıksa ne olur gibi bir yorumlar olsa da dünyada ziyaretçi sayısı olarak ilk 5 web sitesi arasında yer alan Twitter'ı kaybetmek çok büyük bir kayıp demek. İnternet kullanıcıları için her zaman daha hızlı ve daha güncel kaynakların cazip olduğu bu alemde twitter'ın bu kararı eminim ki bir çok internet explorer kullanıcısını alternatif tarayıcılara yönlendirecektir.
Bakalım bu durum üzerine Internet Explorer ne gibi bir hamle bulunacak ya da bulunacak mı? Hepsinden önemlisi internet explorer 6 ve 7 kullanıcıları bu durum sonrası ne gibi bir tepki verecek.

 

İnternetin ilk sayfası tekrar aktif


İnternetin ilk sayfası tekrar aktif


İnternet her gün sayısız sayfanın doğumuna ve tarihe karışmasına tanık oluyor. İnternetin ilk yıllarında temelini atan sayfaların birçoğu bugün kapanmış durumda. İsviçre’de bulunan parçacık fizik laboratuvarı CERN, internetin 20’inci yıldönümü anısına ilk web sayfasını yeniden hayata geçirdi.



İnternetin en anlamlı sayfası, iki yönlü telekomünikasyon ağının hayata geçtiği 1993’ten 20 yıl sonra yeniden aktif hale geldi. CERN tarafından 1992 yılında hazırlanan ve World Wide Web (W3) hakkında temel bilgiler sunan sayfanın URL’si dün tekrar çalışmaya başladı.
Sayfada günümüzün aksine ne bir reklam ne bir fotoğraf ne de bir video yer alıyor. Times New Roman yazı tipiyle hazırlanan sayfada çok sayıda bağlantı bulunuyor. Bağlantılar, ‘bibliyografi’, ‘sıkça sorulan sorular’, ve ‘konular’ gibi başlıkların bulunduğu sayfaları açıyor.
W3’ün doğduğu yer olan CERN (Avrupa Nükleer Araştırma Organizasyonu), 30 Nisan 1992’de hazırlanan sayfayı 20 yıl sonra yeniden aktif hale getirdi. İlk web sayfası, dünyanın en büyük arama motoru Google’ın kurulmasından dört yıl önce internetin ilk bilgilerini sundu.
CERN, hayata geçen ilk web sayfasının, ‘internetin üzerinde kurulduğu esaslar hakkında önemli bilgileri hatırlatacağını ve ilk günden bu yana ne kadar büyük değişim yaşandığının altını çizeceğini umduklarını’ belirtti.
CERN’in sayfasında verilen bilgiye göre, ilk web sayfasının hayata geçmesinin ardından kullanıcıların kendi sunucularını ve web sayfalarını kurmasıyla, W3’de patlama yaşandı. 1993 sonunda, 500’den fazla web sunucusu vardı ve W3, toplam internet trafiğinin yüzde 1’ini oluşturuyordu. Aradan geçen 20 yılın ardından, bugün 630 milyon aktif web sayfası olduğu tahmin ediliyor.
 

İnternette buna aman dikkat !

İnternette oyun oynarken kullanıcıların farkında olmadan bilgisayar kamerasının açılabildiği ve bu şekilde mahrem görüntülerin başkalarının eline geçebildiği tespit edildi.

Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı ekipleri, internet ortamında vatandaşın mağduriyetine neden olan siber saldırıları önleme ve izleme çalışmaları sırasında, özellikle çocukların oynadığı bazı bilgisayar oyunlarının, siber suçlular tarafından yem olarak kullanılabildiğini belirledi.

İnternet bağlantılı bazı oyunlar oynanırken, kullanıcının bilgisayar kamerası açılabiliyor. Oyun oynayan kişi farkında olmadan açılan bilgisayar kamerası, bulunduğu noktadan saldırganlara görüntü aktarımını sağlıyor.

Siber suçlarla mücadele eden yetkililer, gerekli güvenlik tedbirlerinin alınmadığı bilgisayarlardan internet bağlantılı oyunlar oynanmaması konusunda uyarılarda bulundu.

Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı Uluslararası İlişkiler ve Mevzuat Şube Müdürü Bilal Şen , internet ortamında gerçekleşen siber saldırılar karşısında özellikle çocuk ve gençlerin mağduriyet yaşadığını belirterek, bu tür saldırılara maruz kalanların yaşadığı mağduriyetlerin bazı hassasiyetleri nedeniyle her zaman dile getirilemediğine dikkati çekti.

 

AKILLI TELEFON KULLANANLAR DİKKAT!



akıllı telefon, güvelik, sanal suç çeteleri, bilgisayar, haber, haberler, bilim-teknoloji haberleri
Her geçen gün kullanımı yaygınlaşan akıllı cep telefonları hayatımızın artık vazgeçilmez bir parçası oldu. Telefon edebilmenin yanında “App" olarak bilinen uygulamalar sayesinde elektronik postaları okumak, banka işlemlerini yapmak, internet üzerinden alışveriş gibi bir çok özelliği olan bu aletler, tam anlamıyla bir cep bilgisayarı görevini üstleniyor. Ancak hayatımızı kolaylaştıran akıllı cep telefonlarının sağladığı bu önemli imkanlar suç çetelerinin de ilgisini çekiyor. Bu tür suçların son zamanlarda arttığına dikkat çeken KRV Polisi'nin Sanal Suçlar Bürosu'ndan Christian Martinek, “Ortada ciddi bir tehlike var" uyarısını yaptı.

BİLGİSAYAR KADAR ÖNEMSENMİYOR

Akıllı cep telefonlarının dikkatli kullanılmadığı durumlarda büyük risk altında olduğunu belirten Christian Martinek, şunları söyledi: “Bu telefonlar, yüksek performanslı bilgisayar ayarında. Ancak kullanıcılar telefonların güvenliğine, bilgisayarlarındaki kadar önem vermiyorlar. Günümüzde özel bir çok bilgiyi telefonlarımıza kaydediyoruz. Suç çeteleri de bunun farkında. Bunları ele geçirebilmek için çeşitli programlar üretiyorlar. Dolandırıcılıktan şantaja kadar çok çeşitli olaylarda bunları kullanıyorlar. Bunun yanında App'ler ile gelen reklamların tıklanması, kaynağı bilinmeyen ücretsiz uygulamaların çalıştırılması kişiyi çeşitli aboneliklere yönlendiriyor. Karşılığında da ay sonunda kabarık bir telefon faturasıyla karşılaşılıyor."

UYGULAMALARA DİKKAT

Sanal Suçlar Uzmanı Martinek bu tür tuzaklara karşı ise, “Ücretsiz App'lere dikkat etmekte fayda var. Güvenilir olmayan, kimin yaptığı belli olmayan uygulamalardan uzak durun. Uygulamayı yüklemeden önce kullanım koşullarını dikkatlice okuyun. Ek olarak çeşitli forumlar vasıtasıyla ilgili uygulamayı daha önce kullananların yorumlarını araştırın" dedi. Mantinek ayrıca, akıllı cep telefonlarındaki üretici kısıtlamalarını kaldırmaya yarayan Jailbreak ya da Rooting gibi işlemlerden de kaçınılması gerektiğini belirtti.
 

Ülkemiz de satılan her 2 telefondan biri akıllı!!!


WEBRAZZI_MOBIL13_TODD_TRAN


Sahibinden.com ve Turkcell’in Elmas Sponsor olduğu Webrazzi Mobil’13 konferansında teknoloji sektörüne damga vuracak açıklamalar yapıldı. Mobil uygulamalardan akıllı telefonlara kadar birçok konunun yer aldığı Mobil’13 konferansında Türkiye’deki akıllı telefon pazarı hakkında önemli bilgiler paylaşılırken Angry Birds’ün yapımcısı Rovio’dan Todd Tran, şirketin Türkiye’de iş ortağı olan Mobilera ile birlikte yapacakları çalışmalar hakkında bilgiler verdi.
Mobil’13 konferansına katılan isimler arasında yer alan Qualcomm Türkiye Genel Müdürü Barış Ruacan, Türkiye’deki akıllı telefon pazarı konusunda dikkat çeken veriler paylaştı. Türkiye’de şu anda satılan yeni telefonların yüzde 56‘sının akıllı telefon olduğunu belirtti. Ruacan, “Şu anda Türkiye’de satılan her iki telefondan biri akıllı telefon oluyor. 2011 yılında Türkiye’de 127 bin adet tablet bilgisayar satıldı. Bu rakam 2012 yılında 505 bini geçti” şeklinde konuştu.
Angry Birds Türkiye’de 11 milyon kez indirildi
Mobil’13 konferansının en dikkat çekici oturumlarından biri Angry Birds yapımcısı Rovio ile gerçekleşti. Rovio EMEA & APAC Bölgesi Reklam ve Marka Ortaklıkları Grup Başkanı Todd Tran, Angry Birds’ün Türkiye’de 11 milyon adet indirmeye ulaştığını paylaştı. Türkiye’deki iş ortaklıklarına önem verdiklerini dile getiren Todd Tran, yakın gelecekte Türkiye’de Angry Birds’ü oyun dışında daha sık ve daha yaygın bir şekilde görmeye başlayacağımızı belirtti.
Kaybedilen telefonlar cüzdanlara oranla daha hızlı farkediliyor
Konferansa katılan isimler arasında yer alan Turkcell’in M-Commerce Yöneticisi Erkan Taş, kullanıcıların cüzdanlarını kaybettiklerinde 4 saat, telefonlarını kaybettiklerinde ise 15 dakika içinde farkettiklerini dile getirdi. Mobil cüzdan ve son zamanlarda çok önemli olan mobil sadakat konusuna da değinen Erkan Taş, tüketicinin akıllı telefonlarını, kart bilgisi paylaşma korkusundan kurtararak, belki de milyonlarca kişiyi mobil üzerinden online ticarete ekleyebileceğini dile getirdi. Öte yandan Erkan Taş, ortalama bir kullanıcının 40 uygulama indirdiği, ancak ortalama 15 uygulama aktif olarak kullanıldığını belirtti.
Webrazzi Mobil’13 konferansının konuşmacıları arasında sahibinden.com Reklam Grup Başkanı Levent Dicle, Pozitron Kurucu ve CEO’su Fatih İşbecer, Mobinex CTO’su Osman Çelik, tmob Kurucu ve CEO’su Rudi Dökmeciğolu, GP Bullhound Direktörü Ali Dağlı, Mobilera Kurucu Ortak ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Arda Kertmelioğlu, TEB Alternatif Dağıtım Kanalları Direktörü Deniz Cengiz, Mobilke Kurucu Ortağı Volkan Biçer ve Turkcell Mobil Pazarlama Yöneticisi Elvin Altun bulunuyordu.
Webrazzi Mobil’13 konferansının Elmas Sponsorları sahibinden.com ve Turkcell, Platin Sponsorları Mobinex, Qualcomm ve TEB, Altın Sponsorları BKM, Crenvo İK, Pozitron ve tmob, Dijital Medya Sponsoru Medyanet ve İletişim Sponsoru ise Karnaval.com oldu.
 

Her Zaman Okuduğunuz Hürriyet'i Şimdi İzleyin

Hürriyet TV şimdi yayında.

Hürriyet TV’yi ziyaret edenler, aradıkları her şeyi artık tek tıkla seyredebilecekler. Hürriyet TV, zengin haber içeriğinin yanı sıra konusunda uzman isimlerle gerçekleştirdiği programlarla da dopdolu.

Hürriyet TV’de Berza Şimşek’ten günün mutlaka görülmesi gereken haberlerini izleyip usta gazeteci Sedat Ergin’den haftanın yorumunu alabilirsiniz. Üstelik gündemin özetini, Metehan Demir, 3 dakikada sizin için yorumluyor.

Burcunuzdaki yeni gelişmeleri merak ettiğinizde ise Susan Miller ile yıldızlara bakabilir, Sebla Kutsal ile dilediğiniz zaman, kültür ve sanat dünyasında keyifli bir yolculuğa çıkabilirsiniz.

Uğur Cebeci ise sivil havacılığın geldiği son noktayı size Kokpit’ten anlatıyor.

Magazinden spora, eğlenceden ekonomiye hepsi ve daha fazlası, sürekli güncellenen Hürriyet TV’de sizi bekliyor.

Bir bumads advertorial içeriğidir.
 

The Beetle. Yeniden yepyeni.


O, yıllar boyunca yüzünden hiç eksik etmediği kocaman gülümsemesiyle kalpleri fethetti. Ama şimdi bize farklı bir yüzünü gösteriyor. Çekici hatları ve sportif duruşuyla herkesin aşık olabileceği, seksi, güçlü ve etkileyici bir yüz.

21.yüzyıla özel Beetle karşınızda.

Yıllar önce milyonların ayağını yerden kesti.
Şimdi nefesleri kesiyor.

Beetle yollara ilk çıktığında yakıt tasarrufunda devrim yaratmış ve herkesin ulaşabileceği bir hareket özgürlüğü getirmişti. Sonra yakıt tasarrufuyla performansı bir arada sunan TSI ve TDI motorlar geldi ve bu, yakıt veriminde yeni bir dönüm noktası oldu.

İşte bu motorlar sayesinde, günümüzde sürüş keyfinden ödün vermeden tasarruflu bir şekilde araç kullanmak mümkün. Tıpkı Beetle’da olduğu gibi... Yeni Beetle’ın motorlarının gücüne ve DSG şanzımanın sunduğu sürüş keyfine karşı koymak çok zor. Yolda ona yetişmek isteyenlerin işi, daha da zor.

The Beetle 1,2 lt TSI 105 PS, 1,4 lt TSI 160 PS benzinli ve 1,6 lt TDI 105 PS tiptronik DSG motor seçenekleriyle sürüş keyfini doruğa çıkarıyor.

Şimdi daha sert görünüyor.
Ama her zamankinden daha eğlenceli.

21.yüzyılın Beetle’ı, navigasyon-radyo ve eğlence sistemleriyle Beetle ruhundaki eğlenceyi dışa vuruyor. Renkli dokunmatik ekranı, 30 GB dahili hafızası, harici ses girişi ve SD kart yuvasıyla eğlencenizi her yere yanınızda taşımanıza olanak tanıyor. Üstelik mobil telefon hazırlığı, Türkçe dil seçenekli navigasyonu ve bluetooth gibi özellikleriyle yolculuklar hiç olmadığı kadar keyifli.

Dışına yansıyan, içinin güzelliği.
Beetle’ın sıradışı tasarımı, yalnızca dış görünüşüyle sınırlı değil. Beetle ruhu, içeride de kendini hissettiriyor. Çift bölgeli tam otomatik klima sistemi klimatronik, çok fonksiyonlu deri direksiyon simidi, şık bir krom çıtayla süslenmiş gösterge paneli ve alımlı deri döşemeleri, ambiyans aydınlatması ve daha pek çok ayrıntı, iç mekanın diğer şık ve işlevsel ögeleri.

21.yüzyılın Beetle’ı ile tanışmak ve onu yakından görmek istiyorsanız sizi Volkswagen Yetkili Satıcılarına bekliyoruz.

http://tr.beetle.com/tr/tr/home



Bir bumads advertorial içeriğidir.

 

Pizza kutusundan al haberi...

dominos kafan gider
Türkiye'de sosyal medyanın en etkili markalarından biri olan Domino's Pizza yepyeni bir Twitter projesine imza atıyor. #kafangider hashtag'iyle atacağınız tweet'lerin hepsi ama hepsi Domino's Pizza kutularına basılıyor.

Uygulama kısaca şöyle. Twitter'dan veya kafangider.com mikro sitesi üzerinden Twitter hesabınızla bağlanarak (Twitter connect) #kafangider hashtag'iyle tweet atıyorsunuz. Bu tweet'ler arasından gün içinde en çok retweet alan ilk 3 tweet'i sahibinin nick'iyle birlikte site sayfasındaki pizza kutusunun üzerinde görebiliyorsunuz.

2 hafta boyunca sürecek uygulamada, toplamda en çok retweet edilen ilk 3 tweet, atanın nick'iyle beraber Domino's tarafından özel olarak üretilecek gerçek pizza kutularının üstüne basılacak. Ayrıca uygulamaya katılıp, tweet atan herkesin nick'leri de bu özel pizza kutusu üstünde yer alacak.

Bu projenin ödülü de eksik değil tabi. Uygulamaya kafangider.com üzerinden tweet atarak katılan kullanıcılar arasından yapılacak çekilişle her gün 30 kişiye bedava pizza kuponu dağıtılıyor.

Domino's'un bu işi sosyal medyada bugüne kadar yapılan işlerin en keyiflilerinden biri olabilir.

Bir bumads advertorial içeriğidir.
 

"MSN kapanmadan Skype'a geçin!"


Kaspersky Lab, kullanıcıları MSN'in kapanacağı 8 Nisan tarihine yaklaşırken uyarıyor ve hesaplarını Skype'a taşımalarını önerdi.

Microsoft, yakın zamanda Skype ile yer değişikliği yaşayacak olan popüler uygulaması MSN Messenger'ın kapatılacağını duyurdu. Ancak bu sonlandırma kötü niyetli yeni yazılımların başlangıcı olacak. Kaspersky Lab, kullanıcıları MSN'in kapanacağı 8 Nisan tarihine yaklaşırken uyarıyor ve hesaplarını Skype'a taşımalarını öneriyor.
MSN'in kapatılacağının açıklanmasıyla birlikte siber suçlular da faaliyete geçti. Siber saldırganlar, zararlı etki alanları kaydettirerek, arama motorlarında sponsorlu bağlantılar satın alarak ve kullanıcıları kandırıp MSN kurucusu maskesi altında zararlı yazılımları yüklemelerini sağlayarak, bu fırsattan yararlanmaya başladılar bile...

MSN Messenger, bazı ülkelerde halen popülerliğini koruyor; Microsoft'un açıklamalarına göre dünyada 100 milyondan fazla MSN kullanıcısı bulunuyor; bunun 30 milyonundan fazlası Brezilya'ya ait. Tüm kullanıcıların programdan toplu göçünün planlandığı ve programın kurucusunun bulunmasının son derece zor olacağı şu dönemde, söz konusu durum, Brezilyalı siber suçluların yazılımı yüklemek isteyen kullanıcılara virüs bulaştırmalarına imkan sağlamış olacak.

"MSN Messenger" için Google'da yapılan basit bir aramada görüntülenen ilk sonuç da bunu kanıtlıyor. Çünkü kullanıcıların karşısına ilk, bir Trojan yazılım olan ve sahte kurucu dağıtmayı amaçlayan, zararlı etki alanına bağlı bir link oluyor. Kaspersky Lab bu gelişmeyi yorumlarken, kullanıcıları uyarıyor; ‘İnanıyoruz ki bu, MSN Messenger'ın kapanmasını yem gibi kullanarak yapılacak birçok saldırının sadece ilk örneği. Microsoft'un MSN servisini kalıcı olarak kapatacağı belirtilen 8 Nisan tarihine yaklaşılırken, kullanıcılara MSN kurucularından uzak durmalarını ve hesaplarını Skype'a taşımalarını öneriyoruz.'
 

Sosyal ağlar sırtımızdan dünyaları kazanıyor!!!



    Facebook’un 1 milyar dolara satın aldığı fotoğraf paylaşım ağı Instagram’ın birkaç ay önce “kullanıcıların yüklediği fotoğrafları satabileceklerini” açıklaması içerik hakları sorununu gündeme getirmişti. Çığ gibi büyüyen tepkilerden sonra şirket geri adım atsa da, sosyal ağların kullanıcıların ürettiği içerikler üzerinden büyük gelirler elde etmesi kafaları karıştırmaya devam ediyor.

Çektiğiniz tatil fotoğraflarını veya internette karşılaştığınız komik bir videoyu yüklediğiniz sosyal ağ belki de sizden bir para talep etmiyor; fakat bilmeniz gerekir ki tüm bunlar aslında bedava olmuyor. Tüm bu içeriği, hiç para talep etmeden kullanıcılara ulaştırmak için üstüne para ödeyen bu sosyal ağ şirketleri nasıl ayakta kalıyor ve hatta para kazanıyor dersiniz?
Sosyal ağların en büyükleri arasında sayacağımız Facebook, Twitter, MySpace, LinkedIn, YouTube ve Pinterest’in en önemli ortak özelliği, içeriğinin tamamını kullanıcıların oluşturması. Araştırma şirketi eMarketer’e göre, sıradan paylaşımları dışında; sosyal ağlarda düzenli olarak nitelikli içerik üreten kullanıcı sayısı 2008 yılında 82,5 milyonken, bu sayı şu anda 115 milyona yaklaşmış durumda. Kullanıcı içeriği yazı, ses, görsel ve videodan oluşuyor. Peki, üreten bizsek, kazanan neden biz olmuyoruz?
Verilere göre hemen hemen tüm sosyal ağların gelir pastasının en büyük kısmını reklamlar oluşturuyor. Örneğin Twitter, Foursquare, Yelp gibi şirketlerin reklam gelirleri dışında neredeyse hiç geliri yok. Sosyal ağların küçük bir kısmının sahip olduğu gelir kaynakları arasında ise ücretli müşteriler, web uygulamaları, mobil uygulamalar ve iş ortakları sayılabilir.
Reklam gelirleri devasa boyutlara ulaşan Facebook hakkında sık sık “Facebook paralı oluyormuş!” gibi söylentilerle karşılaşıyoruz. Oysa Facebook zaten paralı; ama biz kullanıcılar için değil, reklam verenler için. Facebook’un “müşterisi” şimdiye dek Facebook üyeleri olmadı. Facebook bize iyi davranmak, servislerini ücretsiz olarak sunarak “profillerimizi” kurbanlık hayvanlar gibi büyütüp semirtmek zorunda. Ne de olsa sonunda satacağı mal biziz! Tamamen kullanıcıların oluşturduğu içerikten ibaret bir sosyal ağ olan Facebook, bu içeriklerin etrafındaki reklam alanlarını reklam verenlere satarak zenginliğine zenginlik katıyor. Facebook, üyeleri hakkında ne kadar fazla ve ayrıntılı bilgiye sahip olursa, bu bilgileri reklam verenlerle paylaşarak onların daha iyi hedefleme yapmalarını sağlıyor. Reklam verenler en doğru potansiyel müşterilerine kolay yoldan ulaştıkları için memnun oluyor, Facebook’a da reklam verenden daha fazla para talep etme hakkı doğuyor.
Sizi anneniz kadar iyi tanıyorlar
Paylaşılan bilgilerden kastım, kişisel verilerinizin doğrudan reklam verenlere teslim edilmesi değil elbette. Hem Facebook, hem de diğer sosyal ağlar; üyelerinin neleri istediği, nelere sahip olduğu, neleri beğendiği, neleri sevmediği gibi verileri işleyerek bunları isimsiz bir şekilde paketleyip reklam verenlere sunuyorlar. Böylece reklam veren, “İstanbul’da oturan, X markalı telefon kullanan ve Y adlı şarkıcıyı seven” kişilere kolayca ulaşabiliyor. İstanbul’da oturuyor, X markalı telefon kullanıyor ve Y adlı şarkıcıyı seviyorsanız ilgili reklamı görüyor; Facebook’a para kazandırıyor; karşılığında Facebook’u ücretsiz olarak kullanmaya devam ediyorsunuz.
Siz de reklam verebilirsiniz!
Son zamanlarda sosyal ağlarda “kişisel reklam” olgusu da yükselişe geçmeye başladı. Herhangi bir marka veya ürün için değil, sadece kendiniz için de sosyal medyada “öne çıkma” araçları sunuyorlar. Facebook’ta bir süredir pilot uygulama olarak süren “Tanıtımını Yap” seçeneği, biz fani kullanıcılara, Facebook’a eklediğimiz herhangi bir şeyi, 3,62 TL’cik karşılığında daha fazla kişiye göstermeyi teklif ediyor. Bu ek tanıtımı satın aldıktan sonra, eklediğiniz bir fotoğraf, link veya durum güncellemesini listenizde ekli arkadaşlarınızın duvarında en üst sırada gösteriyor. Bu mikro reklam çalışmasının Facebook sayfasındaki versiyonunda ise erişim sayıları seçenekler halinde sunuluyor. 10 bin üyesi olan bir sayfanın kolayca 100 bin kişiye iletisini göstermesi belli bir ücret karşılığında mümkün oluyor.
Twitter da şimdiye dek 5 bin dolar ve üzeri reklam bütçeleriyle çalışırken, kısa süre önce sınırlı bir kullanıcı grubuna mikro reklam seçenekleri sunmaya başladı. Tweet’lerinizi ve kişisel profilinizi sponsor olarak binlerce kişiye gösterebiliyorsunuz.
Bizimkisi bir aşk hikâyesi
Sosyal ağların en önemli ortak özelliklerinden biri, kuruluş döneminde herhangi bir gelir modeliyle değil, tamamen amatör ruhla ortaya çıkmaları. Dünyadaki dev sosyal ağlarla birlikte, ülkemizden de verebileceğimiz bir örnek var. İçeriğini kullanıcıların oluşturduğu en önemli yerli sitelerden biri olan Ekşi Sözlük, sınırlı bir yazar topluluğuyla ortaya çıktıktan yıllar sonra, on binlerce kişinin fikir ve bilgi paylaştığı bir platforma döndü. Medyada sık sık yer bulmasıyla birlikte ziyaretçi sayısında da büyük bir yükseliş yaşandı. Ekşi Sözlük işte bu dönemde reklam almaya başladı ve o dönemde sözlük yazarları arasında ciddi tartışmalara sebep oldu.
Ekşi Sözlük’ün ticari yapıya dönüşmesi kimi sözlük yazarlarını rahatsız etmişti. Ekşi Sözlük’ün kurucusu Sedat Kapanoğlu’na bu süreci hatırlattım. Sedat’ın bana verdiği cevap konuyu çok güzel özetliyor: “Bu bahsettiğin dönemde yaşananlar, sanal mecraların ne kadar gerçek yaşam alanları olabildiklerine örnek aslında. Reklam olmayan bir sitenin reklam almaya başlaması, birinin gelip bahçenize tabelasını dikmesi gibi. Buna tepki göstermek de bu açıdan gayet makul. Öte yandan Türkiye’de Ekşi Sözlük gibi bir siteyi işletmenin maliyeti o kadar yüksek ki, daha mütevazı gelir modelleriyle sitenin bu ölçekte hayatta kalması mümkün değil.”
 

Havaalanında tehlikeli bir kaçak olduğunuzu bilseniz ne yapardınız?

uçağının kalkmasını bekleyen bir yolcu, kanun kaçağı olduğuna dair TV ve gazete haberleri, havaalanı anonslarıyla karşılaşırsa ne olur? Cevabı görmek için aşağıdaki videoyu izlemeniz yeterli…



yukarıdaki sorunun cevabını, stresli anlarda bile ekstra koruma sağlayan yeni Stress Protect deodorant için hazırladığı bir şaka videosu ile verirken, 5 milyon üzerinde izlenme ile internette en çok izlenen videolar arasına girmeyi de başarmış.

Bu arada Nivea Stress Protect ile ilgili ürün bilgilerini merak edenler, http://www.nivea.com.tr/Urunler/Deodorant/stress-protect adresinden ürün hakkında bilgi alabilirler.

Bir bumads advertorial içeriğidir.
 

Facebook’tan şok yasak!


    Facebook’tan şok yasak!

 Sosyal ağ devi, Instagram’a benzerliğiyle ön plana çıkan meşhur iPhone uygulaması Vintage Camera’yı geçtiğimiz günlerde yasakladı. Birçok tartışmayı da beraberinde getiren yasaklamanın nedeni, birçoklarına göre Facebook’un, söz konusu uygulamanın Instagram’ın yerini alacağından korkması.

iPhone’larda yer alan Vintage Camera uygulaması, tıpkı Instagram gibi, kullanıcıların fotoğrafları eskimiş, retro bir hale sokmasını sağlıyor. Ancak Facebook’un aldığı karardan sonra, kullanıcılar artık siteye Vintage Camera yoluyla fotoğraf yükleyemiyor.

Facebook, söz konusu kararı kullanıcılardan gelen yoğun olumsuz geri bildirim sonucu aldığını belirtse de, uygulamanın geliştiricileri hiç de öyle düşünmüyor. Uygulamanın mimarı Presselite, kullanıcıları tarafından çok az sayıda olumsuz görüş bulunduğunu, dolayısıyla yasaklama kararını “şüpheli” bulduklarını belirtiyor.

Presselite’e göre asıl neden; Vintage Camera’nın Instagram’ı geçme ihtimalinin, sosyal ağ devini iyiden iyiye telaşa sokmuş olması.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Presselite kurucularından Antoine Morcos, açık açık Facebook’un kendine rakip olacak alternatiflerden kaçındığını dile getirdi: “Facebook’un milyonlarca kullanıcısı olan uygulamayı, yalnızca birkaç olumsuz geri bildirim yüzünden yasaklamasına anlam veremiyorum.”

Sözü Facebook’un sahip olduğu Instagram’a getiren Morcos, “Bildiğiniz üzere Facebook Instagram’ı satın aldı. Dolayısıyla bunun diğer fotoğraf uygulamaları üzerinde etkisi olma ihtimalini düşünmeden edemiyorum.” şeklinde konuştu.

İddialara anında cevap veren Facebook ise BBC’ye yaptığı açıklamada, şirketi bu konuda daha önceden de uyardıklarını belirtti: “Vintage Camera uygulaması, şirketimizin fotoğraf konusundaki politikalarına uymuyordu ve konuda fazlasıyla olumsuz geri bildirim aldık. Bu koşullarda karşı tarafa bir hak daha tanırız ancak Presselite malesef yükümlülüklerini yerine getirmeyi başaramadı.”

Sonuç olarak kullanıcılar bundan sonra Vintage Camera yoluyla Facebook’a fotoğraf gönderemeyecekler. Ancak uygulamanın, Facebook’un hangi politikasıyla çeliştiği ise hala merak konusu.
 

iPhone’larda yedekleme sistemi çöktü


iPhone’larda yedekleme sistemi çöktü

Dünyada 250 milyon iPhone ve iPad kullanıcısı tarafından verilerin yedeklenmesi amacıyla kullanılan iCloud sistemi çöktü. Aşırı yüklenme veya muhtemel bir saldırı ihtimali üzerinde duruluyor.
Apple iPhone ve iPad'lerde telefon rehberi, mail ve fotoğraf albümlerinin yedeklendiği iCloud sistemi, bugün saat 11.00'den bu yana kullanılamıyor.
 Apple’dan yapılan açıklamada, "Beklenmeyen bir durum olduğu için iCloud kullanıcılarına duyurma gereği hissettik. Apple yetkilileri şu anda sadece sistem üzerinde çalışıyor" denildi.
 Bilişim uzmanı Sabri Uzunlar ise, "iCloud sistemsel bir hatadan dolayı mı yoksa hacklendiği için mi çalışmıyor, bilinmiyor. Şu an için kimsenin yedeklerine ulaşamadığı ve yedekleme yapamadığı kesin bir durum" diye konuştu
 

ABD ve Çin arasında siber savaş


Mandiant şirketine göre, "61398" adlı birlik, dünya genelinde en az141 kuruluştan "sistematik olarak yüzlerce terabaytlık veri" çalmışolabilir.
Birliğin, Şangay'daki sıradan bir binada üslendiği iddia ediliyor.
Çin ise yabancı şirketlerin ve hükümet kuruluşlarına resmi olarak siber saldırılar düzenlendiği suçlamalarını reddediyor.

ÇİN'DE HACKL'EMEK YASAK

Washington'daki Çin elçiliği yetkilileri New York Times gazetesine tekrarladıklarıaçıklamada, Çin yasalarına göre hack'lemenin yasadışı olduğunu ve hükümetin böyle bir şeye girişmeyeceğini söyledi.
Mandiant şirketi ise 2004'ten bu yana veri güvenliğinin ihlal edilmesiyle ilgiliraporunda, "Bu faaliyetleri yürütenlerin esas olarak Çin'de üslendiğini ve Çin hükümetinin onlardan haberdar olduğunu" vurguluyor.

HÜKÜMET DESTEKLİ

Raporda, 2006'dan bu yana faaliyet gösteren tek bir grubun siber casuslukfaaliyetlerinin çapının genişliğine işaret edilerek, bu grubun "hükümet destekli gibi" olduğu belirtiliyor.
Bu grubun hack'leme faaliyetlerinin izi sürüldüğünde, Şangay'ın Pudongbölgesindeki 12 katlı bir binaya ulaşıldığını aktaran Mandiant, Çin Halk Kurtuluş Ordusu'nun 61398 numaralı birliğinin de aynı yerde olduğuna dikkat çekiyor.
Rapora göre, adı geçen siber casusluk grubunun özellikleri şöyle:
· Grubun yüzlerce, belki binlerce üyesi iyi derecede İngilizce ve ileri bilgisayar ağ güvenliği bilgisine sahip.
· Hack'lenen 20 sektörden 141 şirketin yüzde 87'si İngilizce konuşulan ülkelerde kurulu.

GRUP AYNI ANDA BİR SÜRÜ AĞDAN VERİ SIZDIRABİLİYOR

· Yüzlerce terabaytlık mavi kopya, iş planı, fiyatlama belgesi, kullanıcı bilgisi, e-posta adresi ve ileşitim listesi grup tarafından çalındı.
· İçine sızılan bir ağda ortalama 356 gün kalıyorlar. En uzun süre içerde kalma süresi 1764 gün.
· Hedef alınan sektörler, Çin'in Beş Yıllık Plan kapsamında stratejik olarak tanımladığı sektörlerle örtüşüyor.
· New York Times'a göre, ABD'li yetkililer bir süredir 61398 bölüğünün Çin'in siber casusluk programının merkezi olduğunu düşünüyor.
Gazete, geçen ay yaptığı açıklamada, Çin'in eski Başbakanı Wen Jiabao'nunzenginliğiyle ilgili bir haber yayınlamasının ardından dört ay boyunca sistemine sızıldığını belirtmişti.
Gazetenin yardımına başvurduğu Mandiant, siber casusluğun izini Çin'e kadarsürmüştü. Ancak, New York Times'ı hedef alan saldırının, farklı bir grup tarafından gerçekleştirildiği belirtiliyor.
Wall Street Journal da Çin kaynaklı bir siber saldırıya maruz kaldığını söyleyenlerden.
Çin Dışişleri Bakanlığı ise iddiaları "temelsiz" diye nitelendirerek, "yeterli kanıt olmadan ileri sürülen bu tür iddiaların sorumsuzca olduğunu" savunmuştu.
 

Facebook'tan çocuğunuza koruma!


Facebook, insanların oturdukları yerleri de bulabileceğiniz arama hizmetinde, genç kullanıcılarını kötü niyetler güdenlerden uzak tutmak için önlem alma gereği duydu.

Facebook, kısa bir süre önce hayata geçirdiği ‘sosyal ağ araması’ özelliği ‘Grafik Araması’nda 18 yaş altı kullanıcıları korumak için önlem aldı. Önlem kapsamında, 18 yaş altı kullanıcıların yerini tespit etmek için yapılacak aramalar sonuçsuz kalacak.
Facebook, 1 milyarı aşkın kullanıcısının oluşturduğu 1 trilyondan fazla etkileşimi çok daha fazla paylaşılabilir kılmak için bir süre önce Grafik Araması hizmetinin beta versiyonunu sunmuştu. Grafik Araması, Facebook içindeki her türlü bilgiyi ve insanı çok daha pratik ve kolay aramanızı sağlıyor. Örneğin, ‘Kedi besleyen 30 yaş üstü arkadaşlarım’ gibi bir arama yapabiliyorsunuz.
Dünyanın en büyük sosyal ağı, insanların oturdukları yerleri de bulabileceğiniz arama hizmetinde, genç kullanıcılarını kötü niyetle güdenlerden uzak tutmak için önlem alma gereği duydu.
TechCrunch sitesinin haberine göre, yeni önlem, yetişkinler ile çocuk kullanıcılar arasında belli bir bariyer kurarak, 13-17 yaş arası kullanıcılar hakkındaki belli bilgileri saklayacak.
Facebook, konu hakkında yaptığı açıklamada, “Özellikle yaşı küçük olan kullanıcılar zaman tünellerinde çok daha fazla bilgi paylaşıyorlar. Bu bilgiler tüm arkadaşlarına ulaşıyor ve yapılan aramalarda gençlerin yaşadıkları yerler çok daha kolay belirebilir” ifadesi kullanıldı.
Sosyal ağ, kullanıcılarına bir kez daha bilgilerinin kimlere açık olduğu konusunda dikkatli olmalarını ve gizlilik ayarlarını kontrol etmeleri uyarısını yaptı.
 

Şehir Efsanesi Gerçek oluyor,,Messenger kapanıyor!!!



Microsoft, 8 Nisan 2013 tarihinden itibaren mevcut Windows Live Messenger hizmetinin dünya genelinde kullanımdan kaldırılacağını ve Messenger ile Skype'ın özelliklerini bir araya getireceğini açıkladı.

Messenger'ın kullanımdan kaldırılması, birkaç haftalık bir sürece yayılacak. 8 Nisan’dan itibaren ise kullanıcıların Skype güncellemelerini gerçekleştirmesi gerekiyor.

Microsoft, Windows Live Messenger kullanıcıları ile paylaştığı bilgilendirme mektubunda, Skype’a geçiş süreci ile ilgili önemli bilgilere yer verdi. Messenger kullanıcılarının listelerinde yer alan kişilerle sohbet etmeye devam edebilmesi için Skype'a güncelleme süreci başladı. Kullanıcılar, Microsoft hesabı ile (Messenger'da oturum açmak için kullanılan ID) oturum açtığında tüm kişilerini Skype listesinde de görebiliyor. Önceden olduğu gibi anlık ileti göndermek ve görüntülü sohbet etmek de elbette Skype ile mümkün. Cep telefonu ve tabletlerde Skype ile iletişim halinde kalmanın avantajları yeni dönemde kullanıcıları bekliyor.

Skype ile yeni tanışan kullanıcılar için uygulanacak adımlar oldukça basit. Skype'ın en son sürümünü edinen ve Microsoft hesabı ile Skype'ta oturum açan kullanıcılar, Messenger kişilerine Skype'tan erişebilecek. Hali hazırda Skype'ı olan kullanıcılar içinse yine Skype'ın en son sürümüne güncelleme ve Microsoft hesabıyla oturum açma işlemlerinin ardından, var olan Skype hesabının Microsoft hesabıyla birleştirilmesi gerekiyor. Bu şekilde hem Messenger hem de önceki Skype kişilerine Skype'tan erişim mümkün olacak.

Anlık ileti gönderimi, dosya ve kişi paylaşımı, neredeyse her yerden sohbet geçmişine erişim, çevrimdışı ileti gönderimi, Facebook arkadaşlarınızla anlık ileti ve görüntülü arama ile aynı anda en fazla 10 arkadaşla grup olarak görüntülü arama Skype’ın avantajları arasında yer alıyor. PC, Mac, Windows Phone, iPhone, iPad, Android Mobile, Kindle Fire ve diğer cihazlardan anlık ileti, görüntülü ve sesli arama da Skype’ın ilgi çekici özellikleri arasında.

Şu an için kullanımı devam eden Windows Live Messenger ile Windows ve Mac masaüstü bilgisayarlarda oturum açıldığında  yükseltmeye yönelik görsel bildirim görülecek. Bildirim tıklandığında ise yükseltme isteği içeren yükleyici penceresi açılacak. Bu pencere de kullanıcıları, Skype'ı yüklemek ve Messenger'ı otomatik olarak kaldırmak için yükleyici akışına yönlendirecek.

Windows Live Messenger’ın kullanımdan kaldırma tarihinden sonra ise kullanıcılar, Messenger'la Windows ve Mac masaüstü bilgisayarlarda oturum açamayacak ve yalnızca Skype'a yükseltebilecek. Messenger’la oturum açmaya çalışıldığında bir bildirim görüntülenecek ve devam edildiğinde devreye girecek pencere, kullanıcıları yine Skype'ı yüklemek ve Messenger'ı otomatik olarak kaldırmak için yükleyici akışına yönlendirecek.

Skype; iPhone, Android ve Windows Phone 8'de de kullanılabiliyor. Mobil cihazlardan da kısa bir süre içinde Messenger'a erişilebilecek ancak, kullanıcıların bu platformda da cihazlarına en son Skype uygulamasını indirmesi ve Messenger'ı kaldırması öneriliyor. Kullanıcılar, önümüzdeki birkaç hafta içinde Microsoft hesabı ile Windows Phone 8, iPhone ve Android mobil uygulamaları üzerinden Skype'ta oturum açabilecek.

Skype'a güncelleme hakkında daha fazla yardıma ihtiyaç duyan, kullanıcılar içinse Skype Destek Sitesi, devrede olacak. Ayrıca “Skype Yardım” menüsündeki "Geri Bildirimde Bulun" bağlantısı ile kullanıcıların görüşlerini belirtmesi de mümkün.     
 

Google dan yeni özellik



Google, kullanıcılardan ve web sitesi yöneticilerinden gelen istekler doğrultusunda yeniden tasarlanan görsel arama motorunun, çok daha hızlı ve isabetli sonuç vereceğini iddia ediyor. Önümüzdeki birkaç gün içinde hizmet vermeye başlaması beklenen yeni sistemde kullanıcı, görselin bulunduğu siteye yönlendirilmiyor; sayfa ortasında arama sonuçlarının ön gösterimi yapılıyor. Böylece görüntüyü görebilmek için ileri geri gitmeye gerek kalmıyor.
Yeni sistemin, aradığı görseli kısa sürede bulmak isteyen kullanıcıların ve ziyaretçi faaliyetlerini izlemek isteyen web sitesi yöneticilerinin işini oldukça kolaylaştıracağı belirtiliyor. Ön izlemesi yapılan görselin yanında, sayfa isminin, alan adının ve dosya büyüklüğünün görülebildiği bir alan bulunuyor. Böylece arama sonuçlarında tıklanabilen bağlantı sayısı dörde çıkmış oluyor. Görsel yüklenirken şimdiki sistemde olduğu gibi arka planda kaynak sayfa yüklenmediği için, arama sonuçları çok daha hızlı bir şekilde görüntülenebiliyor.
 

Facebook'ta mesajlar paralı oluyor


Sosyal paylaşım sitesi Facebook, arkadaş listesinde olmayan kişilere mesaj yollama özelliğini ücretli hale getirecek.
Facebook şirket sözcüsü yaptığı açıklamada, yeni özellikle, arkadaş listesinde olmayan kişilere özel mesaj yollamak için 1 dolar ödemek gerektiğini açıkladı.

Arkadaş listesinde olmayan birine gönderilen özel mesaj, genellikle spam mesajların düştüğü "diğer mesajlar" kutusuna gidiyor ve kullanıcıya mesajın geldiğine dair herhangi bir uyarı gitmiyor.

Ancak yeni uygulamayla 1 dolar ödeyen kullanıcının, listesinde olmayan kullanıcının doğrudan mesaj kutusuna mesaj yollama şansına sahip olacağı belirtildi.

Facebook daha önce de site üzerinden paylaşılan iletilerin daha çok kişi tarafından okunması için ücret ödeme uygulaması getirmişti.

Paralı mesaj uygulamasının şimdilik test aşamasında olduğu ve zaman içerisinde ücretinin değişebileceği kaydedildi.
 
 
Copyright © 2011. İnternetin Gündemini Bizimle Takip Edin - Tüm hakları Kayıptır...
Bu site Blogger tarafından destekleniyor...
Counter